PEUGEOT 408 – SÜRÜŞ - Suv Peugeot 408 SUV coupe

ALFA ROMEO GIULIA QUADRIFOGLIO

Peugeot 408, 130 HP 1,2 litre benzinli motoruyla 1.110.000 TL’den başlıyor. Test ettiğim GT donanımda 1.283.000 TL’ye çıkıyor.
Peugeot ürün hamlesine devam ediyor. İddialı ve radikal tasarımıyla son yılların yükselen değerlerinden. Her yeni modeli çok beğeni topluyor. Ayrıca geleneksel otomobil kalıbının dışına çıkmayı seviyor. Belki de özellikle bu sayede çok seviliyor. Marka için yeni dönemin ilk modellerinden biri 3008 olmuştu. 2016 yılında yollara çıkan ikinci nesil çok sükse yaptı. Mayıs ayında GÜNCEL HALİYLE TEST etmiştim. 2019 yılında yine ikinci nesil olarak yollara çıkan 2008 de yine çok büyük sükse yaptı.

Elbette hala ürün gamında geleneksel binek modeller var. Ancak 208, 308 ve 508 de sürüden ayrılan tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Onlar da çok seviliyor. Markanın yeni model hamlesinin en güncel örneği ise konuğum PEUGEOT 408 (YOUTUBE). Bu da tasarımıyla kalıbın dışında bir otomobil. Hatta oldukça dışında. Aslında rakipsiz de demek mümkün.

URUS BENZETMESİ

Son dönemde test ettiğim otomobiller içerisinde en çok dikkat çekenlerden biri. Vatandaşın yoğun ilgisi çok ilginçti. Daha çok nadir bir lüks otomobil kullanıyor gibi hissettirdi. Otomobilin performansı, rahatlığı ve kalitesi ile ilgili çok soru soran oldu.

Peugeot 408 sıradan bir otomobil değil. Seveni olabileceği gibi, sevmeyeni de olacaktır. Çünkü kalıbın dışında. Aykırı ve radikal. Sedan kesinlikle değil. Hatchback de değil. SUV hiç değil. Aslında karma bir otomobil. Biraz hatchback. Biraz coupe. Yerden yüksek olması veya siyah plastik gövde eklentileri itibariyle SUV havası da var. Bence tam bir crossover. Trafikte ‘Lamborghini Urus çakması’ benzetmesi yapanlar da oldu. Bence Lamborghini Urus’a benzetilen bir otomobil sahibi olmak keyifli.

AMAÇ ODAKLI TASARIM

Peugeot 408, 4,69 metre uzunluğa sahip. Bunun dışında 2,79 metre aks mesafesine. Bu kesinlikle kompakt sınıf boyutlarının ötesinde. Daha çok orta sınıfa yakın bir uzunluk. Yüksekliği 1,48 metre. Bu bir SUV yüksekliği değil. Bir alışagelmiş otomobil yüksekliği de değil.

Bir anlamda yerden yükseltilmiş bir hatchback. Aslında gelecekte bu gövde şeklini daha fazla görmemiz olası. Malum tüketicinin SUV eğilimi ortada. Ama elektrikli gelecek daha rüzgarla barışık gövde tasarımları gerektiriyor. Daha aerodinamik. Sonuç olarak gövde ne kadar aerodinamik ise enerji tüketimi o oranda azalıyor.

Dolayısıyla Peugeot, tüketicinin SUV beğenisini aerodinamik bir gövde ile çözüyor. Beğenirsin, beğenmezsin o ayrı. Ama ben beğendim. Ve test süresince aldığım tepkiler tüketicinin de beğendiğini gösteriyor.

BOLCA ÇEKİCİ DETAY

Önden bakıldığında markanın güncel yüzünün en son evrimi göze çarpıyor. Gerçekten de çekici. Farların arasını dolduran panjur. Keskin bakışlı kızgın farlar. Aslan dişi tarzındaki dikey gündüz sürüş aydınlatması. Girintiler, çıkıntılar. Oldukça hareketli.

Bu hareketli girinti ve çıkıntılı tasarın yan cephede de devam ediyor. Kapıların alt bölgesinde ki kıvrımlar dinamizm vurgusu yapıyor. Yatay motor kaputu güçlü görünüme katkı sağlıyor. Arkaya doğru eğimli tavan çizgisi coupe algısını üretiyor. Aynı oranda değil belki. Ama önde olduğu gibi arkada da dinamizm vurgusu yoğun. LED teknolojisinin kazanımı olarak bolca ışık yayan ama ince stoplar keskin görünüyor. Önde olduğu gibi arkada da tam ortada markanın yeni logosu yer alıyor. Tampon hizası bolca siyah plastikle tasarım olarak yandaki kaplamaları devam ettiriyor.

Buradaki yoğun siyah plastik bence bir ikilem yaratıyor. Bir yandan evet, güçlü SUV duruşunu destekliyor. Diğer yandan sanki kalite algısını olumsuz etkiliyor. Belki de tüm bu plastik yüzeyler parlak siyah olsa, çok daha elit görünebilirdi.

GENİŞ İÇ HACİM

Peugeot 408 geniş bir iç mekana sahip. Elbette 2,79 metrelik aks uzunluğunun avantajını kullanıyor. Dolayısıyla diz ve bacak mesafesi açısından şikayet edilebilecek bir nokta söz konusu değil. Hatta oldukça cömert bile sayılır.

Enden çok iddialı değil, sonuç olarak teknik açıdan 308 modelini baz alıyor. Ama gayet yeterli. Sürücü koltuğunda darlık hissine neden olmuyor. Baş mesafesi de çok uzun boylu bir sürücü değilsen şikayete yer vermiyor. Elbette binmesi-inmesi bir SUV özgürlüğüne sahip değil. Ben 1,92 metre ile rahat ettim.

Arka enden üç yetişkini rahat ettirecek kadar da geniş değil. Yine burada 308 seviyesinde bir genişlik söz konusu. Ama diz mesafesi oldukça fazla. Öte yandan şık bir siluet üreten coupe tadında tavan çizgisi burada dezavantaj olarak yansıyor. Arka koltuk baş mesafesi haliyle kısıtlı. Uzun boylu yolcuların eğilerek eşikten geçmesi gerekiyor.

Ama oturduktan sonra en azından yanlardaki koltuklar yine kurtarıyor. Elbette ben boyum itibariyle istisnayım. Ama bu 1,70-1,75 metreye kadar yolcular rahat edecektir. Öte yandan orta koltuk uzun yolculuklarda o kadar konforlu olmayacaktır. Minderi daha sert ve yüksek. Zaten çoğu otomobilde tablo benzer. Ortada oturan fedakarlık yapmak zorunda.

MODERN KOKPİT

Kokpit 308 modelinden aktarılmış durumda. Elbette güzellik görece. Ama ben yeni i-Cockpit oluşumunu görsel olarak seviyorum. Konsolun üst bölümünde yatay olarak havalandırma ızgaraları yer alıyor. Bu hat yüksek konumlu gösterge ile aynı hizada. Bilgi-eğlence ekranı normalde orta konsolun en üstünde konumlanıyordu. 10 inçlik ekran yeni tasarımda havalandırma ızgaralarının hemen altına yerleşiyor. GT donanım seviyesinde, fiziksel klima panelinin yerini dokunmatik i-Toggles alıyor. Bu dijital paneli kişiselleştirmek olası. Böylece kullanıcı buraya farklı işlevler atayabiliyor.

Dijital gösterge modern. Görselliği harika. Ayrıca GT donanımda üç boyutlu. Ama biraz küçük. Aktarılan bilgileri okumak için, en azından ben dikkatlice bakmak zorunda kalıyorum. Biraz daha büyük ve karakterler biraz daha büyük olabilirdi.

Yüksek konumlu gösterge ve alçak konumlu direksiyon ile i-Cockpit her sürücü tipine uygun değil. Daha doğrusu alışkanlık gerektiriyor. En azından ben alışamadım. Ama sanki her test aracında biraz daha alışıyor gibiyim. Direksiyonun üst çeperi göstergeyi perdeleyebiliyor. Çözüm adına direksiyonu aşağıda tutmak gerekiyor. En azından benim gibi uzun boylu kullanıcılarda durum böyle. Sonuç olarak 192 cm ile ben endüstriyel tasarım ortalamasının dışında kalıyorum.

KALİTELİ VE KULLANIŞLI

Kullanılan malzemeler ve özenli işçilik kalite algısını arttırıyor. Her yerde değilse de kokpitin büyük bölümünde kaliteli malzemeler göze çarpıyor. Elbette el temasının olmadığı noktalarda sert plastik var. Konsoldaki yerleşim ve direksiyon kumandaları kullanım kolaylığı sağlıyor. Böylece sürücü gözünü yoldan ayırmadan tüm işlevlere ulaşabiliyor. Kabin içindeki saklama alanları ergonomiyi destekliyor.

İçerisi kaliteli ve elit. Ama öyle süper ferah hissettirmiyor. Koyu renk döşemeler ve yine koyu renk tavan belli bir karanlık hissi oluşturuyor. Neyse ki kullandığım GT versiyonunda açılır cam tavan var. Böylece içeriye daha çok ışık ulaşıyor. Ancak bütçe nedeniyle Allure donanım seviyesini tercih olacaklar, opsiyon da olsa cam tavan alamıyor.

Orta konsoldaki sunum gayet kullanışlı. El yordamı ile her şeye ulaşmak mümkün. Tabi ekrandaki doğru yerlere basmak bozuk yollarda sorun olabiliyor. Bu tüm dokunmatik ekranlar için geçerli.

Vites seçici ve sürüş modu seçici ile sürücü tarafından bir panel var. Sağ tarafta büyük bir bölme var. Evet, burası telefonu koymak için düşünülmüş. Gerisinde iki bardaklık. Biraz daha geride kolçak. Oldukça derin depolama alanıyla kolçak çok kullanışlı.

KULLANIM AMACINA UYGUN BAGAJ

Bagaj boyutların karşılığını veriyor. 536 litre hacim söz konusu. Bir SUV örneğindeki gibi yüksek değil. Ama uzun bir bagaj. Camla birlikte açılan bagaj kapağı sayesinde erişimi kolay. Torsiyon kollu arka süspansiyon sayesinde alan optimum kullanıyor. Yan duvarlar düz. Arka koltuklar yatıyor. İki parça halinde. Böylece bagaj 1611 litreye ulaşıyor. Güncel modellerin çoğunda olan iki katlı ayarlı bagaj zemini yok. Bagaj zeminin altında yedek lastik ve ekipman var. Ayrıca küçük boşluklar var. Sonuç olarak bagaj iki çocuklu bir ailenin tüm gereksinimini karşılayacak durumda. Elbette bir MPV veya bir SUV işlevselliği de sağlamıyor.

ŞU AN İÇİN TEK MOTOR

PEUGEOT 408, 1.2 PureTech ile yollara çıkıyor. Zaten grup içinde birçok modelde kullanılan kendini kanıtlamış bir motor. 3 silindirli ve turbo benzinli motor gücünü EAT8 ile yola aktarıyor. Motor 5500 d/d’de 130 HP güç, 1750 d/d’de de 230 Nm tork üretiyor.

Fabrika verilerine göre 0-100 km/s hızlanmasını 10,4 saniyede tamamlıyor. 210 km/s maksimum hıza ulaşıyor. Yine fabrika verilerine göre ortalama yakıt tüketimi 6.0-6.1 lt/100 km arasında değişiyor.

Aslında motor şanzıman ikilisi çok başarılı. Gayet uyumlu. Ancak 408 örneğinde zaman zaman gövdenin heybeti altında eziliyor. Bu da normal. 130 HP bir motordan ok gibi fırlamasını beklememek lazım. Normal şehir içi sürüşlerinde performans gayet yeterli. Akıcı bir sürüş söz konusu. Şanzıman motoru alt devirde tutmaya özen gösteriyor. Ağırlık nedeniyle dik yokuşlarda kalkış ve hızlanma nazlı. Çevre yolu hızları da yine gayet akıcı. Çekiş gücü zayıflığı yok. Otoyol hızlarına çıkınca da, hatta yasal otoyol hızlarının üzerinde de performans aslında yeterli.

Sorun ara hızlanma noktasında yaşanıyor. Örneğin bir sollama manevrasında gaza bastığın anda ok gibi fırlamıyor. Önce bir nazlı ivmelenme ve ardından hızlanma geliyor. Veya dört kişi kullanımda yokuşlarda falan zaman zaman keşke biraz daha güçlü olsun dedirtiyor.

Aslında otomobilin tipi itibariyle 182 HP 1,6 litre turbo benzinli motor çok güzel olurdu.

MAKUL TÜKETİM

Gelelim tüketim konusuna. Her zamanki tüketim ölçüm yaklaşımımı burada uyguladım. 60-80 km/s akıcı hızlarda 4,5 lt/100 km ile yol alma potansiyeli var. Elbette bunu sürdürmek çok güç. 90-100 km/s seviyelerinde 6,0 lt/100 km tüketiyor. 130-140 km/s otoyol sürüşlerinde 6,5 lt/100 km civarında kalıyor. Koşullara bağlı olarak elbette 9-10 lt/100 ve üzerine çıkabiliyor. Yoğun şehir içi ve işe gidiş-geliş trafiğinde, yani 30 km/s ve altında ortalama hızlarda 8 lt/100 km’yi gözden çıkartmak gerekiyor. 30 km/s’nin biraz üzerinde kalmak 7,5 lt/100 km/s anlamına gelebiliyor. Zorlu ve oldukça soğuk sürüş koşullarında 8,2 lt/100 km ortalama ile testi tamamladım.

YOLDA DENGELİ

Dediğim gibi aslında teknik olarak 308’e dayanıyor. Önde McPherson. Arkadan torsiyon. Ancak 308 ile birebir aynı değil. Yerden yüksek yapıyı dengelemek için müdahale edilmiş durumda. Bu ne demek? Biraz daha gergin bir kurulum demek. Sonuç olarak yerden yüksek gövdenin salınıma girmemesi gerekiyor.

Bu da belli bir oranda konfordan ödün vermeyi gerektiriyor. Hayır, asla konforsuz değil. Ama yine 308 ile kıyaslandığında süspansiyon biraz daha gergin. Bunu da hissettiriyor. Aslında teknik olarak 308 ile aynı olsa da, sürüş hissi olarak 2008 gibi daha sinirli hissettiriyor. Bu karakteristiği sportif kullanıcılar çok sevecektir.

Yol bozukluklarını filtre ediyor. Sarsmıyor. Ama hissettiriyor da. Özellikle bol yamalı karayolları ve köy yollarında bu durum daha fazla hissediliyor. Otoyol sürüşlerinde daha az. Darbe sönümleme başarısı 308 örneğindeki kadar olgun değil. Zaman zaman çukurlarda arka aks sert darbeler üretebiliyor.

Gergin çalışan süspansiyona karşın sistem gayet sessiz çalışıyor. Hatta şaşırtıcı derece sessiz. Rahatsız edici lastik gürültüleri çok az. Rüzgar sesi de iyi yalıtılmış. Otoyol hızlarında bile rahatsız edici rüzgar sesleri oluşmuyor. Elbette eğimli ön cam ve alçak tavan çizgisinin payı çok büyük.

Her ne kadar bazı koşullarda sert darbeler üretiyor olsa da Peugeot 408 yolda genel olarak gayet dengeli ve güvenli. Süspansiyon kurulumu sayesinde hızlı girilen virajlarda izine sadık. Direksiyon sistemi aslında gayet direkt çalışıyor, ama geri bildiğimi biraz zayıf. Ki bu da günlük kullanım açısından olumsuzluk anlamına gelmiyor.

Kurulum, sistemin ürettiği titreşimleri kabullenmek şartıyla sportif sürüşleri destekliyor. Elbette motorun gücü oranında.

REKABETÇİ FİYAT

Peugeot 408 tek motor ve iki farklı donanım paketi ile satılıyor. Giriş seviyesi Allure. Üst paket ise GT. Allure için belirlenen liste fiyatı 1.110.000 TL. GT versiyonu için ise 1. 283.0000 TL’yi göz önüne almak gerekiyor. Bu haliyle 308 ile yetinmek istemeyen ama 3008’e de çıkmak istemeyenler için iyi bir alternatif.

Osman Yavuz